« Mystical Canon | İstanbulda sonbahar » |
İstanbul: xatireler ve şeher
...İstanbul'dan en son ele 2006 avqustundan çıxmışdım, 2008 avqustunda İstanbul'a gelerken her defe bu şehere geldiyimde hiss etdiyim heyecan ve doğmalıq hisslerini yeniden yaşadım. Böyük ve qeribe, doğma ve yad bir şeherdir İstanbul. Eynile, Orhan Pamuk’un "İstanbul: xatireler ve şehir" romanında qeyd etdiyi kimi "ne bütünüyle buralı hissederim kendimi, ne de bütünüyle yabancı". Çox yaxşı xatırlayıram, her defe Bakı'dan bu metropolitene qayıdarken, sanki başqa bir ölkeye, milyonluq şehere deyil, Bakı'nın içinde bir rayondan digerine keçirem. O qeder tanış, tanıdığım şeherdir menim üçün...
İstanbul'a bu defeki qısa seferimde Eminönü semtinde başlayıb Sariyerde biten bir Boğaz turu götürdüm, ardından ise iller önce etdiyim kimi, Beşiktaş’dan Hacıosman’a geden 29C nömreli avtobusun en son oturacağında oturub heyatımı düşündüm. Ahmet Altan’ın "İçimizde bir yer" eserinde yazdığı "on iki yaşındayken bir pazar akşamı boş bir tramvayın arka sahanlığına yapayalnız hayaller kurarken on yıl sonra baba olacağım aklıma bile gelmemişti" kimi olmasa da, yene hemin eserde yazıçının "aradan yıllar geçti. Geleceğimi merak ederek izledim kendi hayatımı. Mutluluk ve başarı bekledim hep. İkisini de bulduğum zamanlar oldu, ikisini de kaybettiğim zamanlar" sözleri ile heyatımda bir oxşarlıq vardır...
Belelikle, qısaca olaraq xatırladığım İstanbul seferi ile bağlı xatireler ve fotoşekilleri bir araya toplayaraq O.Pamukun eyni adlı "Istanbul: xatireler ve şehir" adlı başlığı altında sizlerle paylaşıram.
1.
2.
3.
4.
5.
6.
7.
İstanbul'a bu defeki qısa seferimde Eminönü semtinde başlayıb Sariyerde biten bir Boğaz turu götürdüm, ardından ise iller önce etdiyim kimi, Beşiktaş’dan Hacıosman’a geden 29C nömreli avtobusun en son oturacağında oturub heyatımı düşündüm. Ahmet Altan’ın "İçimizde bir yer" eserinde yazdığı "on iki yaşındayken bir pazar akşamı boş bir tramvayın arka sahanlığına yapayalnız hayaller kurarken on yıl sonra baba olacağım aklıma bile gelmemişti" kimi olmasa da, yene hemin eserde yazıçının "aradan yıllar geçti. Geleceğimi merak ederek izledim kendi hayatımı. Mutluluk ve başarı bekledim hep. İkisini de bulduğum zamanlar oldu, ikisini de kaybettiğim zamanlar" sözleri ile heyatımda bir oxşarlıq vardır...
Belelikle, qısaca olaraq xatırladığım İstanbul seferi ile bağlı xatireler ve fotoşekilleri bir araya toplayaraq O.Pamukun eyni adlı "Istanbul: xatireler ve şehir" adlı başlığı altında sizlerle paylaşıram.
1.
2.
3.
4.
5.
6.
7.
3 comments
Gözel İstanbulumun gözel fotoları...
Siz İstanbulun qoxusunu hiss etmisiniz mi?Bakıda olarken o iy üçün darıxıram.
Her defe aeroportdan çıxdıqda, ilk önce derin nefes alıb o havanı çekirem ciyerlerime.
Bu şeher niye mene bele doğmadır anlaya bilmirem!
25. 09. 08 @ 12:30
EsmaNur,
şerhe göre teşekkür.
qoxusunu deye bilmerem, amma men her defe aeroportdan çıxanda şeher mene tanış gelir. Heç düşünmeden bilirem gedeceyim yere nece gedeceyem, hardan gedececeyem ve s. :)
25. 09. 08 @ 13:31
Comment from: Nurlan azeri [Visitor]
deyesen menim de axirim bele olacaq, men bu shekillerin her gun canlisini gorurem. bir gun buralar uchun chox darixacagimi adim kimi bildiyim halda, hal hazirda onlar menim uchun chox da bir shey ifade etmir...
25. 09. 08 @ 18:01